Beyşehir’de sisli günlerin geride kalmasının ardından yeniden göl sularına ağ sererek avlanma faaliyetlerine başlayan tatlı su balığı avcıları, sürekli boş kalan ağları nedeniyle zor günler yaşıyor.
Beyşehir Gölü’nde günlerdir etkili olan yoğun sis sebebiyle mesaisine ara veren ya da görüş mesafesinden dolayı kıyıya yakın yerlerde avlanmaya başlayan balıkçılar, yeni yıl ile birlikte yeniden faaliyetlerine hız verdi.
Koronavirüs salgını dolayısıyla tüm yurtta getirilen sokağa çıkma yasağından muaf tutulan balıkçılardan bazıları, kısıtlama günlerinde de mesaisini sürdürdü.
Beyşehirli balıkçı İsmail Adıgüzel, gölde bekledikleri avlanmayı gerçekleştirememelerine rağmen ekmek parası için avlanmaya çıktıklarını belirterek, “Balıkçılar olarak kısıtlama günlerinde avlanabiliyoruz. O yüzden her gün göle açılıyoruz. Günlerdir sisten dolayı çıkamamıştık. Ama, yeni yılla birlikte yeniden göl sularına ağ sermeye başladık”dedi.
Balık durumlarının bu yıl oldukça zayıf olduğunu dile getiren Adıgüzel, açıklara 3 bin metre ağ sermesine rağmen 1’i levrek, 1’i sazan diğeri Çin sazanı olmak üzere 3 balıkla limana dönüş yaptığını vurgulayarak, “Gölümüz hem su yönünden hem de balık yönünden iyice kurudu. Gölün hali berbat. 55 yaşındayım, çocukluğumdan beri bu balıkçılığın içerisindeyim. Balıkçılık bakımından böyle zayıf günler görmedim. 30 liralık mazot yaktık, tuttuğumuz balık mazot parasını karşılamaya bazen yetmiyor.Ne yapacağız bilmiyorum.”diye konuştu.
Beyşehir Gölü’nde uzun yıllar balıkçılık mesleğini sürdürmesine rağmen balık çıkmamasından dolayı işini bıraktığını belirten eski balıkçılardan Gürkan Yılmaz ise, “Balıkçılığı bıraktım, şimdi göl kıyılarına geliyorum, geziyorum, balıkçılara bakıyorum. Boşu boşuna gidip geliyor çoğu, emekleri boşa gidiyor. Çok üzülüyorum.”şeklinde sözlere yer verdi.
Beyşehir Gölü’nde balıkçılıktan kazancın bitmesinin ardından teknesini satarak bu mesleği bırakmaya karar verdiğini ancak bir umut görmesi halinde yeniden eski mesleğine dönüş yapabileceğini vurgulayan Yılmaz, şunları kaydetti:
“Bakın kıyıdaki limanlarda teknelerin çoğu yatıyor. Kazanç olmayınca balıkçılar da avlanmaya çıkamıyor. ‘Acaba bir umut’ diyerek çaresizlikten çıkanlar da ‘evimin kirasını, çoluğumun çocuğumun rızkını çıkarabilir miyim?’ diyerek çıkıyor. Göle kıyısı olan İçerişehir Mahallesi’nin yarısı eskiden balıkçıydı. Şimdi ise büyük bölümü balıkçılığı bıraktı. Şimdi balıkçılığı bırakanlar av tüfeği sektöründe silah işine girdi ya da inşaatçılığa başladı. İş bulamayanlar ise balıkçılık dışında başka arayış içerisindeler. Benim önerim, bu gölün 3-4 yıl süreyle balıkçılık faaliyetine kapanmasıdır. Kimseyi göle bu süreçte sıkı denetimlerle sokmayacaklar, balık zaten ne açıkta ne de kıyıda yok. Herkes bu yasağa tam uyarsa ben 3-4 yıl sonrasında balığın yeniden kendini göstereceğine ve balıkçılar için eskiden olduğu gibi iyi gelir sağlayacağına inanıyorum.”